Yaşam

Ayışığı Altında Tapu: Uzaydan Gayrimenkul Sahibi Olabilir miyiz?

Uzay sadece bilim kurgu filmlerinde değil hukukta da yeni sınırları zorluyor. Peki ayak bastığımız Ay’da bu uçsuz bucaksız boşlukta bir arsa satın almak mümkün mü? Bu ilginç sorunun cevabını bir uzay avukatının gözünden arayalım…

Kaynak:https://www.iflscience.com/can-you-bu…

Artık “Uzay Hukuku” diye yeni bir meslek var.

Evet, doğru duydunuz… Michelle Hanlon gibi uzay avukatları, Uzay Anlaşması’nın anlamını yeniden şekillendirirken, insanlık için miras alanları yaratılmasına katkıda bulunuyor ve diğer dünyalarda yaşam ihtimaline karşı ne tür yasal düzenlemeler yapılması gerektiğini düşünüyor.

Avukat Hanlon’a göre;

Dış Uzay Anlaşması, uzayın herkes için olduğunu ve herkesin tüm alanları keşfetme ve bunlara erişme özgürlüğüne sahip olduğunu belirtiyor. Ancak anlaşmanın en önemli ilkelerinden biri, hiçbir devletin uzayda toprak iddiasında bulunamayacağıdır. Eğer arazi talep edilemiyorsa uzayda nasıl topluluklar inşa edebiliriz? Çünkü topluluk kurma fikri mülk sahibi olma fikrine dayanmaktadır.

Uzay Anlaşması’na göre Ay’da bir konut inşa ettiğinizde herkesin o konutta yaşama hakkı vardır.

Peki bu gerçekten erişim özgürlüğü müdür? İnsan Hakları Bildirgesi herkesin mülk sahibi olma hakkına sahip olduğunu ve uzaya gittiğimizde bunun ortadan kalkmaması gerektiğini söylüyor. Hanlon ve meslektaşları bu özgürlüğü ihtiyaçlarımızla nasıl dengeleyebileceğimizi anlamaya çalışıyorlar.

Dünyada egemen devletin olmadığı yerler var; açık denizler gibi. Ama açık denizlerde gemilerin bayrakları da var ve açık denizlerde kimsenin fark etmediği adalar da yok. Bu nedenle açık deniz kavramını tam olarak uzaya taşıyamayız.

Her ne kadar uzay ekonomik ve felsefi açıdan küresel bir yan kuruluş olarak görülse de uzay sonsuzdur ve muhtemelen uzayda başka hissedebilen varlıklar da vardır.

Yani tüm uzayın tüm insanlığa ait olduğu düşüncesi biraz yanıltıcıdır. Uzaydaki artan aktivite, uzay avukatlarının işini daha karmaşık hale getiriyor. Bu dönem tarihçilerin uzayın demokratikleşmesi olarak bakacakları bir dönemdir. Eskiden sadece devletler gidebiliyordu ve sadece Rusya, ABD ve Çin vardı. Artık milyarderler uzaya nasıl gideceklerini bulmak için kendi paralarını harcıyorlar çünkü vergi mükelleflerinin bunu finanse edecek paraları yok ve olmaması da gerekiyor.

Peki Ay’da otel inşa etmek mümkün mü?

Kimsenin bu oteli yapma yetkisi yok. Bu zor bir süreç ama eğer yörüngemizin ötesini keşfetmek istiyorsak insanların evler inşa etmesine ve arazi talep etmesine izin vermeliyiz. Hanlon ve meslektaşları, Ay’ın uzayın geri kalanından biraz farklı bir şekilde ele alınmasını ve mümkün olduğunca bozulmamış kalmasını istiyor.

Uzay avukatı olmak heyecan verici bir duygu mu?

Hanlon her günü sevdiğini ve her zaman şanslı hissettiğini söylüyor. 25 yıl işletme avukatı olarak çalıştıktan sonra Uzay Avukatı oldu. Uzay Anlaşması’nı her okuduğunda farklı yorumlar, farklı şeyler gördüğünü belirtiyor. Uzay hukuku heyecan verici çünkü hiçbir maddenin olmadığı ve her şeyin yolda yapıldığı bir hukuk dalı. Hanlon, uzay faaliyetlerimizin sorumlu yönetimine katkıda bulunmayı umuyor ve uzayla ne kadar çok etkileşimde bulunursak, uzaya ne kadar çok insan gönderirsek birbirimizle olan akrabalığımızı o kadar çok hatırlayacağımıza inanıyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu